Ölüm alışsın artık bize Bir dans gibi girsin bahçemize Doğanın sakat kalmış çocuklarıyız. Ölümle kutsanmış oluşumuzu aciz zannedip hırsımızdan kendi kendimizi sakat bıraktık ve acısını annemizden çıkarıyoruz. Bir vampir gibi onun göğsüne geçirdik dişlerimizi, ruhunu emiyoruz. Yaratma gücü bahşedilmiş yegâne canlılar olsak da yaratılarımızın bedelini ödemekten kaçıyoruz; yine de kozmosu kandırmak mümkün olmasa gerek. Ölüme … Okumaya devam et
Kategori arşivi: Sergi
Ölümün Payı
…üç gün sonra Meryem İsa’nın gömüldüğü yere gittiğinde mezarını açık buldu. İçi boştu. Kaygıyla etrafına bakındı; zeytin ağaçlarının arasında hayal meyal birini görürü gibi oldu. Emin olamadı yaklaştı. Karşısında her an yok olacak gibi bir silüet duruyordu. “Benim” dedi Meryem’e. “Kimseye bahsetme beni gördüğünden”. Meryem “beni de al, seninle kalayım” diye yalvardı; dinletemedi. Silüet ağaçların … Okumaya devam et
Mekânın Belleği
Türkiye kültürel tarihinde önemli bir yer tutan Maçka Sanat Galerisi kapanıyor. Galeriyle beraber hafıza mekanlarımızdan birini daha toprağa veriyoruz. Galerinin Türkiye güncel sanat tarihinin çeşitli evrelerine tanıklığının belgelerinden oluşan arşivi ise Vehbi Koç Vakfı tarafından devralındı. Maçka’da bir binanın zemin katındaki mütevazi mekanın son konuklarından olan İz Öztat da şansını geçici bir sergi yapmaktansa bu … Okumaya devam et
son çıkış
Robin: Neden İstanbul’a gidiyorsun? Şener: Bir konuşma yapmak için… Robîn: Burada da konuşabilirsin… Şener: Ama İstanbul’a davet edildim ve konuşma İstanbul’da yapılacak. Robîn: Saçmalık! Şener Özmen // Mektup Çıkış var. Çıkış olmalı. Şıkışıp kaldığımız bu ablukadan, duvarlar arkasındaki hayatımızdan bir kaçış olmalı. Sağa bakıyorum olmuyor, sola bakıyorum olmuyor, tüm o kendinden emin nutuklar, baştan çıkarıcı … Okumaya devam et
Fark ve Tekrar
Mehmet Dere ile İsmail Şimşek’in Kasa Galeri’de açtıkları “Bölünmez” adlı serginin başlığına hemen aldanmamak gerek. Zira sergi pek çok bölünmeyi ve farklılaşmayı içinde taşıyor; bunların temelinde ise serginin üzerine bina edildiği, Dere’nin resimleriyle Şimşek’in heykeli arasındaki zıt yöndeki hareket, yarılma bulunuyor. Şimşek’in sergi mekanının tam ortasına yerleştirilmiş, halatların muntazaman düğümlenerek örülmesiyle oluşturulmuş üç yarım sütundan … Okumaya devam et
boşlukta tik tak
Bir konser salonu dolusu insan, sahnede bir piyanist ve dört dakika otuz üç saniye boyunca hiç bir ses çıkarmayan bir piyano. John Cage’in prömiyeri 1952’de gercekleştirilen 4′ 33” adlı kompozisyonunda piyano susup dinleyicilerin salondaki rasgele seslere kulak vermesine imkan tanıyordu. İşin süresini belirleyen dört dakika otuz üç saniye kapsadığı zaman dilimindeki herşeyi müzik olarak tanımlayarak … Okumaya devam et
Kan, Beden, Kadın
Jilet yiyen kız merih’li gecem Birlikte bulacağız belâmızı Sonumuz kuşkusuz cehennem Kırmızı kırmızı kırmızı atilla ilhan Karanlık kasvetli bir hava, grinin tonlarının hakim olduğu bir şehir ve sırada bekleyen yüzleri asık insanlar. Sırada beklemeye aşinayız aslında, otobüs sırası, banka sırası, hastahenede doktor sırası; ama bu başka, kamera geniş plana geçince fark ediyoruz. İnsanlar duvarı kendilerine … Okumaya devam et
Bir Delilik Rejimi – 14. İstanbul Bienali İçin Notlar
2012 yılında psikiyatrlar tarafından bipolar olarak tanımlandım ve hayatımın geri kalanında bir tuz türevi olan lityum kullanmam gerektiği söylendi. Manik depresif bozukluk olarak da bilinen bipolarlık her ne kadar psikolojik veçheleri olsa da biyolojik bir anomali. Vücud kimyamda yolunda gitmeyen bir şeyler var ve bunlar hayatımı yoldan çıkarıyorlar. Gerçi teşhis bir kere konuldu mu artık … Okumaya devam et
ulay ve performans üzerine
Tiyatro, dans, müzik, spor, hatta şirketlerin insan kaynakları departmanlarının raporları. Performans denince akla ilk gelenler; ancak güncel sanattan bahsetiğimizde performansın sadece eyleme ve eyleme geçirme anlamı bize yetmiyor. Judith Buttler’ın dil biliminden aldığı edimsellik (performativity) kavramı güncel sanat performanslarını ve ötesinde güncel sanatın yapısını anlamak için daha uygun bir zemin sunuyor. Buttler’ın da referans aldığı … Okumaya devam et
Tuzdan Hayaller
Sıkışıp kaldık. Gittikçe hızlanan sanal bir makinenin dişlileri arasında eziliyoruz. Bugünün ötesine geçtik gelecekte yaşıyoruz. Bilim kurgu filmleri bile geçmişimizin zayıf analojileri olmaktan öteye geçemiyor. Dünya hızla rakkamlara dönüşürken madde, gözünü ışık hızına dikmiş devinime direnmeye çalışıyor. Durduğumuz yerde, küçücük odamızda sürekli hareket halindeyiz. Kıpırdamadan dünyanın dört bir yanını ışık hızında tavaf ediyor ayağımızı yere … Okumaya devam et